İç Dekorasyonda Yapılmaması Gereken Hatalar

Yayınlanma tarihi: 23.11.2022

Ortalığı karıştırmak, ortalığı toplamak, işleri sistematik olarak düzenlemek, sadece en sevdiğiniz şeylerle kendinizi çevrelemek… Bu kendinizi iyi hissettiren bir yuvaya doğru atılmış dev bir adım. Muhtemelen benimle aynı fikirde olacaksınız. Peki ya tüm bu toparlamalardan sonra eviniz hala gerçekten iyi hissetmiyorsa? Ders kitabı gibi temizlediniz, ancak odalar hala bir şekilde “düzensiz” mi hissettiriyor? Konfor eksikliği var, daire huzur yaymıyor, sizi oyalanmaya davet etmiyor ve size ilham vermiyor mu? O zaman mobilyalarınızda veya iç dekorasyonunuzda bir sorun olma olasılığı yüksektir. Yaşamak ve döşemek bir zevk meselesidir. Yine de genel estetiği bozan bazı kurulum hataları var. Ancak bunları önlemek çok kolaydır. İç dekorasyonunuzda kurulum sırasında hangi hataları yapabileceğinizi ve bunlardan nasıl kaçınabileceğinizi gelin beraber inceleyelim. • Ölçümleri hesaplamadan başlamak • Doğru mobilya boyutunu seçememek • Dekor öğelerini yerleştirmede yanlış boyutlar • Tasarım modelinin aşırı dolması • Duvara karşı mobilya düzenleme • Loş veya parlak ışık

Ölçümleri Hesaplamadan Başlamayın

Mobilya, bir apartman dairesinde her şeyin başı ve sonudur. Ancak, boyutu hesaplanmadan odaya yerleştirirse veya birbirine uymuyorsa, bu, bir odanın daha küçük ve daha az konforlu görünmesine neden olabilir • Mobilyanızı seçmeden önce odanızın ölçülerini alın, mobilya seçiminizi o ölçülere göre uyarlayın. • Mobilyalarınızı odaya daha iyi dağıtın. • Tüm mobilyaları duvara dayamayın. • Her şeyi odanın kenarına kadar iterseniz, ortada daha fazla boşluk varmış gibi görünebilir, ancak özellikle küçük dairelerde değerli alandan vazgeçmiş olursunuz. • Odanın büyüklüğüne göre mobilyaları farklı şekilde yerleştirmelisiniz. Çoğu apartmanda oturma odası en sık kullanılan ve insanların en uzun süre kaldığı odadır. Bu nedenle, oturma odasının iç dekorasyonunun uyumlu bir şekilde döşenmesi, dairenizde kendinizi rahat hissedip hissetmemeniz için belirleyici bir faktördür.

Doğru Mobilya Boyutunu Seçin

Oda ve daire boyutuna uyan mobilyalar satın alın. Mobilya parçası ne kadar büyükse odada o kadar belirgin gözükecektir. Oda yeterince büyükse, bu durum iç dekorasyonunuz açısından sıkıntı olmayabilir. Ama yine de odanın büyüklüğüyle orantılı bir şekilde mobilya boyutunu seçmekte her zaman fayda var. Mobilyalar, çok küçük de olmamalıdır. Aksi takdirde biraz kaybolmuş görünür. Küçük odalarda ise çok büyük mobilyalar genellikle çok hantal ve baskın görünür. Eşleşen mobilya boyutlarını ayarlamanız gerekiyor. Oldukça büyük bir kanepeniz varsa, yan sehpa asla yerinde bir seçim olmayacaktır. Daha büyük nesnelerin yanındaki küçük mobilya parçaları malesef göz yormaktan öteye gidemiyor.

Dekor Öğelerinin Yerleştirilmesi

İç dekorasyonda en önemli adım doğru dengeyi bulmanızdır. Çok fazla olması bir odayı hızlı bir şekilde darmadağın ve düzensiz hissettirebilir. Tam aksine çok az olması da oda veya dairede hiç oturulmadığı izlenimini verebilir. • Çok fazla dekoratif eşya koymayın. İç dekorasyonunuz bir vurgu ve göz alıcı olmalıdır. Öte yandan, daireniz doluysa, bireysel öğeler özel bir şeylerini kaybeder ve etrafta bir sürü gereksiz nesne birikir. • Dekorasyon mağazasında gördüğünüz ürünler kendi başına çok zarif durabilirler. Ancak sizin evinize uymadığı halde bunları her yere ıvır zıvır dağıtmanız gerektiği anlamına gelmez. Çeşitli dekoratif öğelerin oda boyunca tutarlı bir çizgi izlediğinden emin olun. • Vazolar ve diğer süs eşyaları her zaman tek sayılarla düzenlenmelidir. Söz konusu öğeye bağlı olarak bir, üç veya beş olması fark etmez. • Duvardaki resimler için mantıklı bir konsept düşünün. Beyaz çıplak bir duvardaki büyük bir tablo, yalnızca o tabloya odaklanıldığından, müzede ilginç görünebilir. Evinizde ise, tek bir resim oldukça yersiz görünür. Ancak, yalnızca bir resmi asmak istiyorsanız, dolaylı aydınlatma veya benzeri bir şeyle vurgulayabilirsiniz. • Duvar tasarımının rengini de önceden düşünmelisiniz. Sadece beyaz duvarlar zamanla biraz sıkıcı hale gelebilir. Renkli duvar tasarımı, bir duvarı parlak kırmızı veya gece mavisi ile boyamanız gerektiği anlamına gelmez. Sessiz veya orta renk nüansları da mümkündür. Örneğin, ince bir gri kullanmak daha ilginç dekoratif vurgular için yeterli alan bırakabilir.

Tasarım Modelinin Aşırı Dolması

Evinizin iç dekorasyonunu iyi tasarlamak istediğinizi biliyoruz. Bunu yaparken seçtiğiniz çok fazla renk ve malzeme huzursuz ve uyumsuz görüntü elde etmekten öteye gidemez. Bu nedenle, mevcut malzemeleri öğrenin ve her zaman kendinize yeni bir mobilya parçasının veya aksesuarın önceki ortama uygun olup olmadığını sorun. Şekil ve renge ek olarak, malzeme ve yüzey yapısı da önemli bir rol oynar. Örneğin, kendinizi odada bir veya iki tür ahşapla sınırlayın ve diğer kahverengi tonlarının onlarla uyumlu olduğundan emin olun. Doğal, açık bir gölge, daha açık ve daha koyu tonlardaki aksesuarlarla kombin yapmak için uyumlu bir başlangıç noktası görevi görür.

Duvara Karşı Mobilya Düzenleme

Özellikle büyük odalarda tüm mobilyalar duvara düzgün bir şekilde yerleştirilmişse ve ortada nasıl kullanılacağını gerçekten bilmediğiniz geniş bir boş alan varsa kötü bir görüntü verir. Bu hatadan kaçınmak için odayla oynayabilirsiniz. Odanın büyüklüğü izin veriyorsa, oda ayırıcı olarak bir büfe veya raf kullanmak mantıklı olabilir. Bir oturma alanını ayırmak için kanepeyi odaya yerleştirin veya masayı 90 derece döndürün. Az yer varsa, genellikle kanepeyi duvardan uzaklaştırmak ve hafifçe eğmek yeterlidir. İyice duvara yaslamak doğru seçim olmayacaktır.

Doğal Aydınlatmaya Odaklanın

Doğru kullanıldığında, aydınlatma bir evin atmosferine büyük ölçüde katkıda bulunabilir. • Rahat kanepenin üzerine mutlaka çıplak bir neon tüp asmayacağınızı söylemeye gerek yok, ancak ikinci el mobilyalardan yapılmış bir rattan lamba, deri bir kanepe ve pahalı cam masa ile daha lüks bir mobilya stiline sahip olmayabilir. Bununla birlikte, kristallerle süslenmiş asil bir lamba, kır evi mobilyaları ve benzerleri olan bir oda için uygun değildir. • Lambanın tarzı dışında kesinlikle ışık türüne de dikkat etmelisiniz. Sıcak beyaz çok rahat bir atmosfer yaratır, ancak biraz daha loştur. Soğuk beyaz daha parlak olarak algılanır, ancak hızlı bir şekilde biraz fazla soğutulmuş görünebilir. Amaç esastır. Örneğin bir okuma lambası, iyi bir okunabilirlik sağlama amacına sahiptir. Loş ışık burada tavsiye edilmez. Öte yandan amaç sıcacık bir ortam yaratmaksa, ışığın çok parlak olmaması gerekir. • Dolaylı aydınlatma ise özel bir stil öğesidir ve belirli bir şekilde parlaklık da sağlasa da öncelikle bir odayı aydınlatmak için kullanılmaz. Daha çok görsel efektle ilgilidir. • Işıkları seçerken, birkaç çeşidi bir odada birleştirmediğinizden emin olun. Okuma lambası ve dolaylı aydınlatma gibi lambaları aynı anda kullanmamanız gerekir. Örneğin, televizyonunuzu arkadan sıcak beyaz LED'lerle aydınlatıyorsanız, odadaki tavan ışığının da sıcak beyaz ışık kaynaklarıyla donatılması gerekir. • Renkli ışıklar bir istisnadır. Trend renk değiştiriciler ile (dolaylı) aydınlatma kullanmaktır. Seçilen renge bağlı olarak başka ruh halleri de oluşturulabilir. - Örneğin mavinin sakinleştirici bir etkisi vardır. -Kırmızı ışık uyarıcı ve sıcaktır. -Yeşilin yaratıcılık, kas ve doku yenilenmesi üzerinde olumlu etkisi vardır. Aydınlatıcıların renklerini genellikle bir uzaktan kumandayla veya akıllı telefon uygulamasıyla ayarlayabilirsiniz. İster taşınıyor olun ister dairenize yeni bir hava katmak istiyorsanız, doğru iç dekorasyon ürünleri genel esenliğe katkıda bulunur. Bahsettiğimiz hatalardan kaçınarak evinizin çok daha uyumlu göründüğünü fark edeceksiniz.